Michelin’in Lastik Adamı ıslak zeminde güvenliği anlatacak

Michelin trafikte yaya ve yolcu güvenliği üzerine çalışmalarına devam ediyor. Michelin lastikte etiketleme uygulamasında performans kriterleri arasında yer alan “Islak Zeminde Fren mesafesinin” önemini anlatmak için dünya çapında bir reklam kampanyası başladı. Michelin’in Lastik Adamı Bibendum, “Islak Zeminde Güvenlik” reklam filmi ile 15 Ekim’den itibaren sürücüleri bilinçlendirecek.

Michelin sürüş güvenliğine yönelik çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor. Islak zeminde güvenlik temalı reklam filmi ile sürücüleri ıslak zeminde karşılarına çıkabilecek beklenmedik durumlara karşı bilinçlendirmeyi hedefliyor.

Yağmurlu bir havada ıslak ve virajlı yollarda Michelin lastiklerinin performansının anlatıldığı filmde Michelin’in Lastik Adamı Bibendum, Michelin Primacy 3 ile çaresiz sürücünün yardımına koşuyor ve doğru lastiğin her şeyi değiştirebileceğini bir kez daha kanıtlıyor. Filmde lastiklerini değiştiren sürücü ise 3 kat daha güvenli lastikler ile yoluna devam ediyor.

Ar-Ge’ye 600 milyon Euro harcanıyor

Michelin,  her türlü hava ve yol koşullarında daha fazla güvenlik ve performans sağlaması için her yıl 600 milyon Euro’luk Ar-ge yatırımı gerçekleştiriyor. Ar-ge çalışmaları sonucunda üretilen lastikler, en iyi performansı sergiliyor.

Bu çalışmalar sonucunda geliştirilen Michelin Primacy 3 ile güvenlik üçe katlandı. Michelin Primacy 3 kuru zeminde frenleme, ıslak zeminde frenleme ve ıslak zeminde virajda mükemmel performans sunuyor. Uzun ömürlülük ve yakıt tasarrufu konusunda da başarısını kanıtlayan Primacy 3 lastiklerinde daha fazla güvenlik için kendi kendini kilitleyen bloklara sahip patentli sırt deseni kullanılmıştır. 

Michelin Pilot Sport, yarışçı karakteriyle şampiyonluğa uzandı

Sebastien Loeb ve Daniel Elena, Fransa Rallisi’nde 2012 Sürücüler kategorisinde dünya ralli şampiyonluğunu ilan etti

Dünya Ralli Şampiyonası kapsamında Fransa Rallisi'ni kazanan Citroen takımının Fransız pilotu Sebastien Loeb, sezonun bitimine 2 yarış kala üst üste 9. şampiyonluğunu elde etti. Fransa’nın yağmur ve çamurlu asfaltında gerçekleşen yarışta Michelin Pilot Sport tam bir yarışçı olduğunu kanıtlarcasına Citroen pilotu Sebastien Loeb’i damalı bayrağa götürdü. İkinciliği, Ford World Rally takımının Fin pilotu Jari-Matti Latvala alırken, Loeb'in takım arkadaşı bir diğer Fin pilot Mikko Hirvonen ise üçüncü oldu.

Sebastien Loeb ve Daniel Elena’nın art arda elde ettikleri bu dokuzuncu şampiyonluk, 2003 yılından bu yana Citroen Racing’in Üreticiler kategorisinde elde ettiği sekizinci şampiyonluğu getirdi. Loeb, Fransa’nın Alsace bölgesinde gerçekleştirilen yarışta üç zorlu etabın açılış turunda Michelin Pilot Sport lastikleri ile mücadeleyi zaferle kapatmayı başardı.

Bu sonuçla Michelin, şampiyonanın FIA tarafından ilk kez düzenlendiği 1973 yılından bu yana Dünya Ralli Şampiyonası'nda 20. kez Sürücüler, 22. kez de Üreticiler kategorisinde şampiyon oldu.

Pilotlar, Fransa’nın değişken hava şartlarına karşı koymak, aynı anda performanslarını kaybetmemek için Michelin Pilot Sport ‘H1’ ve “S1” lastikleri ile yarıştılar.  

Üç etapta da, tüm araçların ve Michelin Pilot Sport’un test edildiği zorlu bir sınav olarak gerçekleşti. Sebastien Loeb, WRC sezonunun 11. ayağı Fransa Rallisi'ni kazanarak, sezondaki 8., kariyerinde de 75. ralli zaferine ulaştı. Loeb, böylece sezonun bitimine 2 yarış kala üst üste 9. şampiyonluğunu ilan etti.

Michelin, üniversite ve AVM’lerde ‘Lastikte Doğru Hava Basıncı’nı anlatacak

Michelin her yıl geleneksel olarak düzenlediği ‘Lastikte Doğru Hava Basıncı’ aktivitelerinde alışveriş merkezlerinin yanı sıra bu sene  üniversitelerde de “Lastikte Doğru Hava Basıncı”nın önemini anlatacak.

Michelin’in, sürücüleri lastiklerde düşük hava basıncının trafikte yarattığı tehlikelere karşı bilinçlendirmek için başlattığı ve 2004 yılından beri geleneksel olarak düzenlenen “Lastiklerde Doğru Hava Basıncı” aktiviteleri başladı. 19 Eylül tarihinde Ümraniye Meydan AVM ile başlayan “Lastikte Doğru Hava Basıncı”, Marmara Forum, Beylikdüzü Migros, İçerenköy Carrefour gibi alışveriş merkezlerinin yanısıra bu sene üniversitelerde de yer alacak.

“Lastikte Doğru Hava Basıncı” aktiviteleri kapsamında kurulacak kontrol noktalarında; sürücülerin yalnızca birkaç dakikasını alacak lastik hava basıncı ölçme işlemi, uzman Michelin ekiplerince gerçekleştirilecek ve ölçüm sonrasında araç üreticisinin tavsiyesine uygun olarak doğru hava basıncı ayarlanacak.

Aktiviteyle geniş kitleleri güvenli ve ekonomik sürüş için bilinçlendirmeyi amaçlayan Michelin, trafik kazası risklerini de azaltmayı hedefliyor. Etkinlik kapsamında genç öğrencilere doğru hava basıncının önemini anlatacak olan Michelin, AVM’ler de düzenlediği etkinliklerle de çok çeşitli sürücü profiline ulaşmayı hedefliyor.

Dört araçtan ikisi tehlike seviyesinde

Michelin’in geçen sene düzenlediği aktiviteler kapsamında 4566 araçta yapılan ‘Lastikte Doğru Hava Basıncı’ etkinliğinde, 100 araçtan 58’inin düşük ya da yüksek hava basınçlı lastiklere sahip olduğu tespit edildi. Sürücülerin % 16’sının tehlikeli seviyede düşük havalı lastiklerle yolculuk yaptığı ortaya çıkarken, 2010’daki etkinlikte aynı oran % 24’e ulaşıyordu.

Aktiviteler kapsamında toplam 4556 aracın (binek, 4x4 ve hafif ticari) lastikleri incelendi. Araçların % 58’inin yanlış (% 30 düşük, % 28 yüksek) hava basınçlı lastiklerle kullanıldığı ve bu araçların % 16’sının da tehlikeli sonuçlara yol açabilecek kadar düşük lastik hava basıncına sahip olduğu saptandı.

Yıllara göre karşılaştırma

Yıl	İncelenen araç sayısı	Düşük hava basıncı
2011	4556	% 30
2010	3880	% 43
2009	3071	% 53
2008	3696	% 61
2007	4109	% 57

Düşük hava basıncı neden tehlikeli?

Lastiklerde düşük hava basıncı, lastiğin aşırı esneyerek ısınmasına ve bununla birlikte temas yüzeyinin bozularak yol tutuşunun azalmasına neden oluyor. Eksik basınçlı lastikler, ıslak zeminde  daha ciddisorunlara yol açıyor. Diğer bir ifadeyle, basınç ne kadar az ise lastiğin yolla teması da o kadar az oluyor ve bu da araç kontrolünün kaybedilmesine ve kazalara yol açabiliyor.

Lastikler, taşıt ile yol arasındaki tek temas noktasını oluşturdukları için, yol güvenliği  ve yakıt ekonomisi açısından büyük önem taşımaktadır. Eksik hava basıncında kullanılan lastikler:

·         Yol tutuş kabiliyetini azaltır.

·         Direksiyon hâkimiyetinde tutarsızlığa neden olur.

·         Islak zeminde fren mesafesini uzatır

·         Aşırı ısınacağından patlama riski artar

Tüm bunlar da trafik kazalarının meydana gelmesi riskini artırır.

Tüketimi artırıyor

Lastik hava basıncı, karayolu güvenliği kadar ekonomik araç kullanımını da doğrudan etkiliyor. Hava basıncı düştükçe, lastiğin yuvarlanma direnci artıyor. Ortaya çıkan enerji kaybının motor tarafından dengelenmesi daha fazla tüketime neden oluyor. Eksik hava basıncı lastiklerde hızlı aşınmaya  da yol açarak, lastik ömrünü % 30’a varan oranda azaltıyor.

Sürücüleri lastik hava basınçlarını düzenli olarak kontrol ettirmeleri konusunda uyaran Michelin, lastiklere en az ayda bir kez ve uzun yolculuklar öncesinde araç üreticilerinin tavsiyesine uygun olarak hava basılmasını öneriyor.

Lastik ömrünü % 30’a kadar azaltıyor

Lastik hava basıncı, karayolu güvenliği kadar ekonomik araç kullanımını da doğrudan etkiliyor.

o   Lastik hava basıncı düştükçe, lastiğin yuvarlanma direnci artar

o   Ortaya çıkan enerji kaybının motor tarafından dengelenmesi daha fazla yakıt tüketimine neden olur

o   Eksik hava basıncı ayrıca lastik omuzlarında fazla basınca ve bunun sonucunda daha hızlı aşınmaya yol açarak, lastik ömrünü % 30’a kadar azaltır

Michelin, 2012 yılının ilk yarısında yüzde 6 büyüyerek cirosunu 10,7 milyar Euro’ya çıkardı

Michelin Grubu’nun net satışları 2012 yılının ilk yarısında, geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 6’lık artışla 10,7 milyar Euro’ya ulaştı. 2012 yılının ilk 6 ayında şirketin net karı 915 milyon Euro olarak gerçekleşti.

Dünyanın önde gelen lastik üreticilerinden Michelin, sürdürülebilir büyüme stratejisi doğrultusunda 2012 yılının ilk altı ayında da net satışlarını artırmayı başardı.

170 ülkede faaliyet gösteren lastik sektörünün lider markası Michelin Grubu’nun 2012 yılı ilk yarı finansal sonuçları açıklandı. Michelin’in net satışları 2012 yılının ilk yarısında 2011 yılı aynı dönemine oranla yüzde 6 artarak 10,7 milyar Euro’ya ulaştı. Şirketin aynı dönemdeki net karı ise 915 milyon Euro oldu.

Binek ve hafif ticari araç lastikleri satışları yüzde 4.7 arttı

Michelin 2012 yılı ilk altı ayında binek ve hafif ticari araç lastikleri net satışlarını yüzde 4,7 oranında artırarak, 5,501 milyon Euro’ya yükseltti. Yüksek ham madde maliyetleri ve pazardaki 6,4’lük düşüşe rağmen Michelin, olumlu fiyat karışımı politikası ile satışlarını artırmayı başardı. Ağır vasıta lastik satışları ise aynı dönemde 3,269 milyon Euro’ya yükseldi.

Michelin, S&P’den BBB + not aldı

•    Standart & Poor (S&P) Kredi Derecelendirme Kuruluşunun Michelin’e verdiği kredi puanı: BBB+ (23 Mart 2012)

•    Radyal iş makinesi lastiklerindeki küresel liderlik, yeni bir tesisin inşa edilmesi ve Kuzey Amerika’da başka bir tesisin genişlemesi ile güçlenmiştir. (10 Nisan 2012)

•    Moody’s Kredi Derecelendirme Kuruluşunun Michelin’e verdiği kredi puanı: Baa1 (24 Nisan 2012)

•    Pau-Brezilya tesisindeki ilk binek ve hafif ticari araç lastiği üretildi. (9 Şubat 2012)

•    Paris’te 46 Avenue de Breteuil adresinde yer alan bina yaklaşık olarak 110 Milyon Euro’ya satıldı. (30 Mart 2012)

•    Lastik üzerinde standart bulunan etiket bilgisine ilave olarak MICHELIN Performans Bütünlüğü stratejisi, “Michelin lastik değil performans satar” sloganı ile birlikte lastik teknolojisinin tüm faydalarını vitrine çıkarıyor.  (29 Haziran 2012)

•    Yeni MICHELIN Restoranlar web sitesi Fransa’da hizmete sunuldu. (25 Mayıs 2012)

•    Michelin başarılı bir şekilde €400 değerinde yedi yıllık hazine bonosu ihracı gerçekleştirdi.

•    Michelin, Londra Olimpiyat Oyunları süresince daha emniyetli otobüs ulaşımına katkı sağlıyor: Otobüslerde bulunan MICHELIN lastikleri, daha emniyetli, daha verimli hareket kabiliyeti sağlayabilmek için RFID çipleri ile donatılmıştır.  (21 Haziran 2012)

Sebastien Loeb, Yunanistan Rallisi’nde birinciliğe Michelin Latitude Cross ile uzandı

2012 Dünya Ralli Şampiyonası’nın Yunanistan ayağında, Citroen ve Ford ekibi arasında izleyenlere nefeslerini tutturan bir mücadele yaşandı. Sebastien Loeb’in pilotluğunda Citroen DS3 ekibi zirveye Michelin Latitude Cross lastikleri ile tırmandı.   

Büyük bir heyecanla devam eden Dünya Ralli Şampiyonası’nın Yunanistan Rallisi’nde takımlar  zorlu parkurlarda inanılmaz bir performans sergiledi.

Citroen ve Ford ekibinin amansız çekişmesi, adeta bir gösteri havasında gerçekleşirken, yarışta birinciliğe ulaşan isim ise Citroen DS3 otomobili ve Michelin Latitude Cross lastikleri kullanan ünlü pilot Sebastien Loeb oldu.

Geçen yıla göre 450 km daha uzun ve 61 km’lik uzun parkurları  olan Yunanistan Rallisi’nin pazar günü gerçekleştirilen ilk ayağı, yarışmacıları Korinth Körfezi’nin kuzey kıyısındaki Itea’ya götüren bir parkurda gerçekleşti. Parkurun yarışmacılara sürprizi, ekiplerin konsantrasyonunu ve dayanıklılığını test eden 170 km uzunluğunda 12 saatlik rekabete dayalı bir mücadele oldu. İlk etapta bitiş cizgisini ilk gören ekip Citroen ekibi oldu.   

Yunanistan Rallisi’nin odağı geçen yılın etkinliğinde de kullanılan Nemea bölgesi oldu. Bölgedeki dağ etapları oldukça engebeli, yüksek hıza uygun ama aynı zamanda bazı noktalarda yanıltıcı yollardan oluşan zorlu parkur üzerinde birkaç tane “kör” atlayış noktası bulunmasına rağmen, Michelin Latitude Cross H1, darbelere ve aşınmaya karşı dayanıklılığını, zorlu şartlarda zafere ulaşmasıyla kanıtlamış oldu.

Michelin WRC yarış direktörü Pascal Couasonon Yunanistan rallisinde Citroen ve Ford ekiplerine sergiledikleri heyecan verici şov için teşekkür ederken; “Yunanistan rallisi açık arayla sezonun en zorlu parkuruydu. Araçların ve lastiklerin güvenilirliliği inanılmaz bir teste tabi tutuldu. Elde edilen zafer, Michelin Latitude Cross serisinin güvenlik, kuvvet ve hız bakımından partnerlerimizin taleplerini karşılama konusunda ne kadar yetenekli olduğunu göstermiş oldu” dedi.

Michelin’den Tatilcilere Güvenlikle İlgili Hayat Kurtaran Öneriler

Dünyanın dört bir yanında yol kazaları her yıl 1,2 milyon kişinin ölümüne ve 40 milyon kişinin yaralanmasına neden oluyor. Bu ölümlerin ve yaralanmaların çeşitli sebepleri arasında kötü yol ve hava koşulları, sürücü yorgunluğu ve bakımı iyi yapılmayan lastikler yer alır. Peki, kazalara karşı daha iyi hazırlanmak için anlamınız gereken temel faktörler nelerdir? 

Trafik Kazalarında en yüksek ölüm oranları Temmuz, Ağustos aylarında

Trafik kazalarında, cinsiyet önemli bir faktördür. Avrupa’da geçen yıl trafik kazalarında ölen kişilerin yaklaşık %75’i erkekti. Daha sonra, araç içinde nerede olduğunuz gelir.Yine bu konudaki istatistikler yol kazalarında ölenlerin %62’sinin sürücü, %19’unun yolcu ve %19’dan biraz fazlasının yayalar olduğunu göstermektedir. 15-29 yaş aralığında olan kişilerin önde gelen ölüm nedenlerinden olan araba kazalarında yaş da önemli bir faktördür. Mevsimlere göre farklı risklerin bulunduğu da göze çarpıyor: trafik kazalarında en yüksek ölüm oranları yaz mevsiminde, Temmuz-Ağustos aylarında meydana geliyor.

Cep telefonuyla konuşmayın, emniyet kemerinizi takın

Birçoğumuzun kuralları esnettiği veya ihlal ettiği zamanlar söz konusudur. Fakat iş yol güvenliğine geldiğinde, ödemek zorunda kalacağınız bedel çok yüksektir. Aracınızı kullanırken “zararsız” bir cep telefonu görüşmesi yaptığınızı düşünün: bunu yaptığınızda kaza riskiniz 5 kat artar. Şimdiye kadar yanınızdaki ön koltukta oturan yolcunun emniyet kemerini takmadığına tanıklık ettiniz mi? Emniyet kemeri kullanmanın bir çarpışma anında ölümcül yara alma riskini %50 azalttığını unutmayın. 

Hızdan kaçının

Hızın öldürdüğünü hepimiz biliyoruz, fakat hız arttıkça riskin de katlanarak arttığını biliyor muydunuz? Ortalama hızda yapılan %5 hız artırımı yaralanmalara yol açan kazalarda %10’luk artışa ve ölümcül kazalarda %20’lik bir artışa neden olmaktadır. Dolayısıyla, gaz pedalına fazla basmamak için her zamankinden çok daha fazla sebebiniz var.

Yaza uygun lastikler kullanın, lastiklerinizin havasını düzenli kontrol edin

Aracınızın lastiklerinden neyi bekleyebileceğinizi bilin. Daha kaliteli lastikler aracınız için anahtar öneme sahip bir aktif güvenlik özelliktir; bu yüzden yeni lastiklere yatırım yapma zamanı geldiğinde seçiminizi dikkatli yapın.  Daha sonra da lastiklerinizin bakımını en üst seviyede tutun.

Lastiğin hava basıncını düzenli olarak kontrol edin; çünkü acil durumlarda durmanız gerektiğinde, işin büyük bölümünü lastikleriniz gerçekleştirecektir. Şunu bir düşünün: yol yüzeyine temas eden tek noktanız dört adet küçük lastik yüzeyidir – dolayısıyla, aracı durdurabilmek için mümkün olan tüm yol tutuş ve durma kuvvetine ihtiyacınız vardır. Her ay lastiklerinize ayıracağınız sadece birkaç dakika siz ve aileniz için uzun vadeli bir güvenlik sağlayacaktır.

Dikkatinizi kaybetmeyin ve doğru lastiklerin hayat kurtarabileceğini unutmayın. “Olabileceklere” karşı hazırlıklı olmanıza yardımcı olabilmeleri için en iyi lastiklerin düzenli bakım gerektirdiğini de aklınızda bulundurun. Lastiklerinin hava basıncı düşük olarak araçlarını kullanan %65 oranındaki sürücüler arasında yer almayın. Yakın zamanda lastiklerinizin basınçlarını kontrol ettiniz mi? Dört lastiğinizde de yeterli diş derinliği var mı? Eğer emin değilseniz, size en yakın lastik uzmanını ziyaret edin ve düşüncesini sorun. Koşullar ne olursa olsun, güvenliği elden bırakmayın.

Kuru yollara dikkat! Kazaların yüzde 75’i kuru  yollarda meydana gelir

Aklınızdan geçen şiddetli yağmurlu hava mı? Yoksa buzlu yollar mı? Veya gece yarısı karanlığı mı? Ya da rüzgarlı bir havada patika bir yol mu? Bir daha düşünün. En sık meydana gelen kaza türü aklınıza gelen değildir.

Gerçekte, kazaların çoğu kentsel alanlarda, kuru yollarda ve düşük hızlarda meydana gelir. Virajlı ve kavisli yolların, özellikle de yol ıslak olduğunda, daha büyük risk taşıdığı şeklinde bir genel görüş hakimdir. Fakat genel görüş her zaman salt gerçek değildir. İşin aslı, kazaların %75’i kuru yollarda meydana gelmekte ve sadece beşte biri ıslak yollarda gerçekleşmektedir. Söz konusu virajlar olduğunda, virajlar kazaların %25’inden sorumludur ve bu kazaların yarısı ıslak yolda meydana gelir.

Virajlarda su birikintilerine dikkat edin

Islak yollarda meydana gelen kazaların %99’u da, yolda az miktarda su birikintisi olduğunda meydana gelmektedir. Açıkça görülebildiği üzere, yola çıktığımızda hepimiz dikkati elden bırakmamalıyız. Yoldaki tehlikeler düşündüğümüz kadar basit olmayabilir.

Cuma ve Cumartesi geceleri daha dikkatli olun

Cuma ve Cumartesi geceleri çok ilginç şeyler yaşanabiliyor. Ancak ne yazık ki, bu günlerde haftanın diğer günlerinde oluğundan daha fazla gece ölümleri meydana geliyor. Ancak kural olarak, çoğu yol kazası geceleri meydana gelmez. Ölümlerin neredeyse üçte ikisi sabah 8 akşam 8 arasında meydana gelmektedir. Rakamlar öğleden sonra daha yüksektir ve saat 6’da zirveye ulaşır. İstatistikler bir kez daha insanların genel kanısına zıttır.

Yola dinlenmiş olarak çıkın

Direksiyon başında yorgunluk hepimizin başına gelebilir; dolayısıyla, yorgunluğun tüm kazaların %10’u – 20’sinden sorumlu olduğunu unutmayınız. Alkolün bir risk faktörü olması şaşırtıcı değildir; ancak alkolün Avrupa’daki yol kazalarındaki ölümlerin %25’inden sorumlu olduğunu biliyor muydunuz?

Lastik seçiminde kaliteden ödün vermeyin

Ne kadar iyi bir sürücü olursanız olun veya kaputunuzun altındaki motor ne kadar iyi olursa olsun, güvenliğiniz en nihayetinde aracınızın yola ne kadar iyi temas edebildiğine bağlıdır. Bir düşünün: siz ve yol arasındaki tek temas noktası sadece 4 tane lastik yüzeyidir; dolayısıyla, hemen hemen bir yetişkin insanın eli boyutunda olan bir yüzeye sıkıştırılmış bir yol tutuş kuvvetine ihtiyaç duyarsınız. Günümüzde, araştırma ve geliştirme alanında harcanan milyonların ürünü olan en iyi lastikler, aracınızın aktif bir güvenlik özelliğidir.

Lastikler, güvenliğiniz açısından oldukça önemli bir rol oynar. Düzgün bir şekilde bakımı yapılan doğru lastik hayatınızı kurtarabilir. Düşük kaliteli bir lastik ise, en fazla ihtiyacınız olduğu anda kontrolü kaybetmenize neden olabilir.

Lastik diş derinliklerini kontrol edin

Islak yollarda, temas yüzeyi daha fazla çalışır; suyu lastik dişlerinden geçerek dışarıya çıkmaya zorlar ve aracınızın yola tutunabilmesi için daha kuru bir tutuş alanı yaratır. Elbette, lastiklerinizin doğru hava basıncına ve sağlıklı bir diş derinliğine sahip olduğunu farz ettiğimizde bu durum söz konusudur.  Lastikle ilgili kazaların %36,8’inin yetersiz bakımdan kaynaklandığını unutmayınız. Eğer lastikleriniz doğru basınca sahipse, temas yüzeyi optimum yol tutuşu sağlamak için doğru ebada ve şekle sahip olur. Siz ve yolcularınız için, bunun bilinmesi önemlidir.

Michelin, Dünya Ralli Şampiyonası’nda ikinci yarışı da zirvede kapattı

2012 Dünya Ralli Şampiyonası’nda ilk iki yarış geride kaldı. İsveç Rallisi’nin zorlu kış koşullarında galip gelen Ford ekibinden sonra, Meksika Rallisi’nin galibi Sebastien Loeb ile Citroen ekibi oldu. Koşullar farklı olmasına rağmen iki takımında ortak noktası, kullandıkları Michelin lastiklerdi. 

İsveç Rallisi ile start alan ve Meksika Rallisi ile devam eden Dünya Ralli Şampiyonası’nın ilk iki yarışı tamamlandı. Karlı zeminde gerçekleşen İsveç Rallsi’nden sonra, toprak yollarda yarışılan Meksika Rallisi’nde de zirveye yerleşen ve her türlü yol şartına uyumlu olduğunu bir kez daha ispatlayan Michelin, Michelin Latitude Cross H1 lastiği ile bu kez Sebastien Loeb’ün zafere uzanmasına yardımcı oldu. Bu son zaferle birlikte Michelin, 1973 yılından bu yana düzenlenen WRC’de  bugüne kadar 240’ıncı başarısını yakalamış oldu.   

Meksika Rallisi; otomobiller, pilotlar ve lastikler için gerçek bir test niteliği taşıyordu. Sert ve sivri kayaların da bulunduğu toprak yollar, hem yavaş ve dar dönüşlere hem de yüksek süratte dönülen uzun ve hızlı virajlara sahipti. Michelin Latitude Cross H1, bu zorlu şartlara başarıyla dayandı ve Sebastien Loeb’in ard arda altıncı Meksika Rallisi’ni kazanmasına yardımcı oldu.

Sekiz kez dünya şampiyonu olan Sébastien Loeb: “Michelin yeni, daha güçlü ve daha dayanıklı bir lastik geliştirmek için 2011 Meksika Rallisinde topladığı tüm verileri kullandı. Takımların ve pilotların yorumlarını dikkatli bir şekilde dinledi. Ortaya çıkan sonuç Latitude Cross H1’di. Onunlayken kendime çok güveniyorum” dedi.

Sebastien Loeb, 69. Dünya klasman zaferi ve Meksika’da ard arda altıncı zaferini kazanmak için tüm çukurlardan başarıyla uzak dururken, takım arkadaşı Mikko-Hirvonen ise yarışı ikinci sırada tamamladı.